Yeniden Refah Partisi lideri Fatih Erbakan, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın, seçim tarihi olarak 14 Mayıs 1950 seçimlerine atıf yapmasına ilişkin yaptığı açıklamada, “Evet Sayın Cumhurbaşkanı, 14 Mayıs’ta milletimiz ‘artık yeter’ diyecek ama kime diyecek? 20 senede kamudan 200 milyarın üzerinde ihale alan imtiyazlıların iktidarına ‘artık yeter’ diyecek!” dedi.
Yeniden Refah Partisi Genel Başkanı Dr. Fatih Erbakan, ‘Anadolu Buluşmaları’ kapsamında geldiği Yozgat’ta Akdağmadeni Belediyesi Kongre ve Kültür Merkezi’nde coşkulu bir kalabalığa hitap etti.
Yeniden Refah Partisi asıl sürprizi 14 Mayıs’ta yapacak
Yeniden Refah Partisi’nin, kim yapmış olursa olsun vatandaşa faydalı işlere destek verdiğini, yanlış işlere de kim yapmış olursa olsun karşı çıktığını ve bununla da kalmayıp, memleketin bütün problemlerinin çözümlerine dair reçeteleri, projeler ortaya koyduğunu söyleyen Erbakan, bu duruşlarından dolayı da milletin kendilerini en hızlı büyüyen parti yaptıklarını söyledi.
Erbakan, 280 bini aşan resmi üye sayısıyla ve Türk siyasi tarihine geçen 2 olağan büyük kongreleriyle Yeniden Refah Partisi’nin asıl büyük sürprizi 14 Mayıs 2023’te yapılması muhtemel seçimlerde göstereceğini kaydetti.
Milletimiz kasa başındakilere de masa başındakilere de ‘artık yeter’ diyecek
Erbakan, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın uzun süredir öne çekileceği konuşulan cumhurbaşkanlığı ve milletvekilliği genel seçiminin tarihi olarak 14 Mayıs tarihine işaret etmesine ilişkin yaptığı konuşmasında şunları söyledi:
“Sayın Cumhurbaşkanı Erdoğan son grup toplantısında14 Mayıs 1950 seçimlerinde CHP’nin tek parti iktidarına son vermesine atıfta bulunarak, dedi ki ‘Milletimiz 14 Mayıs 2023’te de ‘Yeter söz milletindir’ diyecek. Evet Sayın Cumhurbaşkanı 14 Mayıs’ta milletimiz ‘artık yeter’ diyecek ama kime diyecek? 20 senede kamudan 200 milyarın üzerinde ihale alan imtiyazlıların iktidarına ‘artık yeter’ diyecek! Tüyü bitmemiş yetimin hakkı olan 520 milyar doları faiz lobisine aktaran bu iktidarına ‘artık yeter’ diyecek. Halkın %85’inin yoksulluk sınırının altında yaşadığı, yüzde 45’inin açlıkla boğuştuğu bu adaletsiz düzene, çiftçinin köylünün borcundan dolayı bağırta bağırta traktörü haczedilirken diğer taraftan bir avuç imtiyazlı holdinglere 128 kez vergi affı getiren adaletsizliğe artık ‘yeter diyecek!’ Allah’ın izniyle. Bir tarafta 5,7 maaş alan bürokratlar varken diğer tarafta 8 milyon asgari ücretliye bir öğünde bir simit ve çayı reva gören bu iktidara ‘artık yeter’ diyecek! 14 Mayıs’ta milyonlarca emekli, kendisini açlık sınırının neredeyse yarısı kadar maaşla açlığa değil sefalete mahkum edenlere ‘artık yeter’ diyecek! Bu millet temel meselelerde birbirinden farkı olmayan, kasa başındakilerle masa başındakiler oyununa da 14 Mayıs 2023’te ‘artık yeter’ diyecek ve Yeniden Refah’ı yeniden Milli Görüş’ü seçecek.”
Ali Babacan’a İHA ve SİHA tepkisi
Erbakan, İHA ve SİHA’lara yönelik DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan’ın çok tartışılan açıklamasına da tepki gösterdi:
“Yine masadaki genel başkanlardan bir tanesinin İHA’lar ve SİHA’larla ilgili yaptığı açıklama; Diyor ki ‘efendim biz iktidar olursak İHA’lara ve SİHA’lara dokunacağız.’ Doğrudan doğruya Milli Savunma Sanayii’ni hedef alıyor. Necmettin Erbakan hocamızın da çok büyük katkısı ve emeği olduğu, fikir babası olduğu bu İHA’lar ve SİHA’larla ilgili böyle acayip, böyle garabet sözleri sarf ediyor. Ancak biz bu sözleri sarf eden zatı çok iyi tanıyoruz. Neden, çünkü Amerika’nın Irak işgali döneminde Irak’a ilk bomba düştüğünde 8,5 milyar dolar krediyi Amerikalılar bize gönderecek diye sevinen, övünen zat bu zatın ta kendisi. Kendi bakanlığı döneminde her yıl 35 milyar doları faiz lobisine ödeyen, Bilderberg, Davos toplantılarının müdavi olan bu zatın Milli savunma sanayini hedef almasına hiç şaşırmadık. Biz Yeniden Refah Partisi olarak, savunma alanındaki milli hamleleri hedef alan yaklaşımları asla tasvip etmiyoruz!”
Milyonlarca emeklinin beklediği intibak yasası çıkarılmalı ve bu adaletsizlik giderilmelidir
Kamuoyundaki emeklilik tartışmalarına da değinen Erbakan, EYT sorununun çözülmesiyle birlikte yeni mağduriyetlerin ortaya çıkacağını belirterek çözüm için varolan çarpık emeklilik sisteminin değiştirilmesi gerektiğini söyledi:
“Partimiz kurulduğundan beri çözülmesi için büyük destek verdiğimiz, hatta ‘Noter onaylı çözüm sözü’ verdiğimiz EYT sorunu ile ilgili yasa teklifi, AK Parti tarafından hâlâ Meclis’e sunulacak bu sorun çözüme kavuşacak ama bu sefer başka bir mağduriyet söz konusu olacak. Var olan çarpık sisteme göre Sigorta başlangıcı 8 Eylül 1999 sonrası olanlar 1 günlük farktan dolayı tam 17 yıl fazladan bekleyip emekli olabilecek. Yani aynı işyerinde çalışıp 9 eylülde sigortası başlayan 17 yıl sonra emekli olabilecek. Böyle haksızlık böyle adaletsizlik olmaz. Anayasa’daki eşitlik ve sosyal adalet ilkesiyle bağdaşmaz. EYT düzenlemesini destekliyoruz ama iktidarı bu ortaya çıkacak adaletsizliği düzeltme çağrısında bulunuyoruz. EYT tartışması, emeklilik sistemindeki bir başka çarpıklığı; emekli aylıklarının düşüklüğü ve dengesizliğini de gözler önüne serdi. Şu anda emekli aylıklarının bağlanmasında üç ayrı sistem söz konusu: 2000 öncesi, 2000-2008 arası ve 2008 sonrası… Bu üç dönem için üç ayrı aylık bağlama sistemi var. Böyle olunca daha sonra sigortalı olanlar aynı süre çalışmış olsalar da aynı primi ödeseler de çok daha düşük emekli aylığı alıyorlar. Bu emekliler arasında büyük bir adaletsizliğe sebep oluyor. Bu nedenle EYT sorunu giderilirken emekli aylığı bağlama sistemindeki adaletsizlik de mutlaka giderilmelidir. Milyonlarca emeklinin beklediği intibak yasası çıkarılmalı ve bu adaletsizlik giderilmelidir.”