Cuma, Mayıs 9, 2025
Muvaffakiyet
  • Ana Sayfa
  • Gündem
    • Toplumsal
    • Dünyadan Haberler
    • Eğitim ve Öğretim
    • Ekonomi
    • Elektronik Piyasa
    • Bilim & teknoloji
    • Faydalı Bilgiler
    • Tarih
    • Nedir Kimdir
    • Firma Rehberi
    • Dini Günler
    • İlmihal
    • Kur’an ve Mana
    • Aöl Soru Bankası
    • Kitap tavsiye
    • Maç Sonuçları
  • Hakkında
  • Gizlilik
  • Uygulamalar
    • TualGet
    • APK Generator
    • Save Music
  • GİRİŞ PANELİ
  • Nöbetçi Eczaneler
No Result
View All Result
  • Ana Sayfa
  • Gündem
    • Toplumsal
    • Dünyadan Haberler
    • Eğitim ve Öğretim
    • Ekonomi
    • Elektronik Piyasa
    • Bilim & teknoloji
    • Faydalı Bilgiler
    • Tarih
    • Nedir Kimdir
    • Firma Rehberi
    • Dini Günler
    • İlmihal
    • Kur’an ve Mana
    • Aöl Soru Bankası
    • Kitap tavsiye
    • Maç Sonuçları
  • Hakkında
  • Gizlilik
  • Uygulamalar
    • TualGet
    • APK Generator
    • Save Music
  • GİRİŞ PANELİ
  • Nöbetçi Eczaneler
No Result
View All Result
Muvaffakiyet
No Result
View All Result

31 Mart 1909’da Yaşanan ihanet

Muvaffakiyet by Muvaffakiyet
1 Nisan 2021
in Eğitim ve Öğretim, Tarih
0 0
0
0
SHARES
18
VIEWS
Share on FacebookShare on Twitter

Osmanlı İmparatorluğu’nun 34. padişahı ve çöküş sürecindeki devlette mutlak hakimiyet sağlayan son padişah Sultan ikinci Abdulhamid Han. Tahtta kaldığı yıllarda imparatorluk dağılma dönemini yaşadı; başta Balkanlar olmak üzere çeşitli bölgelerde çıkan isyanlara ve Rusya İmparatorluğu’na karşı kaybedilen 93 Harbi’ne tanıklık etti. 31 Ağustos 1876’da tahta çıktı ve 31 Mart Vakası’ndan kısa bir süre sonra, 27 Nisan 1909’da, tahttan indirilene kadar ülkeyi yönetti.

Osmanlı Devletini 33 yıl boyunca idare eden Sultan Abdülhamid 96 yıl önce bugün vefat etmişti.

Devletin dağılma tehlikesiyle karşı karşıya olduğu, iç ve dış mihrakların her türlü ifsad edici oyuna başvurduğu saltanat devrinde, “hafiye teşkilatı” kurmak ve basına “sansür” uygulamakla tenkit edilen II. Abdülhamid, devletin idari yapısını merkezi anlamda yeniden örgütlemiş, alt yapı ve eğitim yatırımlarına önem vermiş, devlet hazinesini düzene sokarak dış borçların azaltılmasına gayret göstermişti.

Sultan Abdulhamid, 31 Mart Hadisesi’nden sonra meşrutiyeti yeniden ilan ettiği ve anayasayı yürürlüğe koyduğu halde İttihat ve Terakki tarafından tahttan indirildi. Önce Selanik’e nakledilen sabık sultan, Selanik’in kaybedilmesiyle İstanbul’a getirildi ve Beylerbeyi Sarayı’na yerleştirildi. 10 Şubat 1908 tarihinde burada vefat etti.

31 MART VAKASI

İttihat ve Terakki, 1908 öncesinde Makedonya’da etkili bir örgüt kurmuş ve genç mektepli subaylar arasında pek çok yandaş kazanmıştı. Saray ile önceden gizliden gizliye başlayan mücadele kısa sürede açığa çıkmış ve İttihat Terakki kendini gizlemeden mücadeleyi bir isyan biçimine sokmuştu. Makedonya’daki isyan hareketi kısa sürede ordu birlikleri arasında da hızla yayılmıştı. Bu isyanın yayılmasında İngiltere Kralı VII. Edward ile Rus Çarı II. Nikola ararsında 9 Haziran 1908’de Estonya’nın Reval şehrinde yapılan görüşmenin büyük rolü olmuştu. İttihat ve Terakki, Osmanlı Devleti’nde yaygın olan İngiltere ve Rusya’nın Makedonya’ya müdahale ederek bu eyaleti kendi denetiminden koparacağı korkusunu “Reval’de Türkiye’nin paylaşılmasına karar verildi” şeklinde işleyerek meşrutiyetin ilanını sağlamak için harekete geçmiştir. Bunun için, en küçük fırsatları bile değerlendirmekten çekinmemiş ve bir dizi isyan hareketine girişmiştir. Bu suretle, Osmanlı İmparatorluğu’nun parçalanma teşebbüsüne, “Meşruti” yönetimin kurulması ile karşılık ve cevap verilecekti. Böylece Reval görüşmesi, meşrutiyetin bir an önce ilan edilmesi için harekete geçilmesinde, diğerlerinin yanında önemli bir etken olmuştu.

Padişah II. Abdülhamid, İttihat ve Terakki Cemiyeti’nin Makedonya’daki faaliyetlerini sürekli kontrol altında tutuyordu. Bu sebeple, İttihat ve Terakki Cemiyeti ilk iş olarak, Padişahın bu kontrolünü kırmaya karar verdi ve Abdülhamid’in hafiyelerinden, Selanik Merkez Komutanı Yarbay Nazım Beyi ortadan kaldırmaya karar vererek, bir suikast düzenledi. Nazım Bey, bu suikasttan yaralı kurtulduysa da, Padişahın bu olaya karşı tepkisi bir hayli sert oldu. Selanik ve Manastır’daki yüksek rütbeli subaylardan 38’ini İstanbul’a getirterek, muhakeme ve hapsettirdi.

Bu olay karşısında, Rumeli’de bulunan 3. Ordu Subayları daha fazla endişeye kapılarak, hareket geçmeye karar verdiler. Resne’de bulunan Kolağası Niyazi Bey, 3 Temmuz 1908 tarihinde, İttihat ve Terakki Cemiyeti’nin desteği, yanında 240 asker ve çoğu Arnavut kökenli bir o kadar siville birlikte dağa çıkıp, Anayasa ilân edilmedikçe, silahı elden bırakmayacağını ilan etti.

Niyazi Bey’in ayaklanmasıyla birlikte, İttihat ve Terakki Cemiyeti’ne mensup subaylar, silah depolarını açıp halka silah dağıtmaya başladılar. Olayların merkezi Manastır’dı. Abdülhamid, ayaklanmayı bastırması için, kendi adamlarından Şemsi Paşa’yı Manastır’a yolladı. Fakat Şemsi Paşa 7 Temmuz 1908 günü, ( Cumhuriyet’ten sonra 6. ve 7. dönem Çanakkale Milletvekilliği yapmış olan) Biga’lı Teğmen Atıf Efendi tarafından Manastır telgrafhanesinden çıkarken öldürüldü. Bu olay üzerine, İttihat ve Terakki Cemiyeti’nin önde gelen üyelerinden Binbaşı Enver Bey 20 Temmuz’da Niyazi Bey’e katıldı. Şemsi Paşa’nın yerine Metroviçe Fırkasına Müşir Tatar Osman Paşa tayin edildiyse de, 22-23 Temmuz 1908 gecesi, Niyazi Bey’in önderliğinde, sivil ve askerden müteşekkil iki bin kişilik bir kuvvet tarafından kaçırıldı.

Bu sırada yaşanan Firzovik olayı Abdülhamid’in devrilmesinde etkili oldu. Olayın meydana gelişi ise bir hayli enteresandı: Firzovik’te Avusturyalılar eğlence düzenliyorlar, bu eğlenceler hoş karşılanmıyor ve bunların Makedonya’yı işgal edeceği düşünülüyordu. Arnavutlar bu eğlence yerlerini ateşe vermiş ve Mitroviçe, Prizren, Priştine, Yeni Pazar, İpek ve Yakova’dan gelen silahlı Arnavutlarla toplananların sayısı artmıştı. Mitroviçe Fırkası Kumandanlığı ise, Selanik’te bulunan 3. Orduyu uyararak, bu olayın incelenmesi için hemen bir tahkik heyetinin oluşturulmasını istemişti. Arnavutları dağıtmak için Kosova Jandarma Kumandanı Galip Bey görevlendirilmiş, fakat Galip Bey de ittihatçı olduğu için bu olayı cemiyetin amacına kullanmak istemişti. Bu şekilde Galip Bey, Arnavutlar arasında etkin bir propaganda faaliyetine girmişti.

Olaylar bu şekilde gelişirken, bir yandan da yazılı araçlarla, Padişah, baskı altına alınmak isteniyordu. İttihat ve Terakki Cemiyeti, Manastır’daki merkezi sokaklara bir beyanname asarak, “mevcut hükümeti gayr-ı meşru ilan ediyor ve hukuk düzeninin kurulmasını, yani anayasanın yürürlüğe konmasını” istiyordu. Ayrıca ittihatçı subaylar, askerlere: Sultan ve O’nun bakanlarının ülke çıkarlarına aykırı icraatta bulunduklarını, Kur’an ve şeriat ilkelerini ayaklar altına aldıklarını ve ülkeyi yabancılara sattıklarını söylüyorlardı.

İttihat ve Terakki’nin genel merkezi 21 Temmuz gecesi Selanik’te bir toplantı tertip ederek, 23 Temmuz günü Meşrutiyet’in ilân edilmesi kararını aldı. Bu karar üzerine, önce Selanik, Manastır ve Kosova’dan, hemen akabinde Rumeli’nin çeşitli vilayetlerinde İstanbul’a telgraflar gönderilmiş ve “1876 Anayasası’nın yeniden yürürlüğe konması, Meşruti yönetimin hemen başlatılması istenmişti. Eğer Padişah yapmazsa zorla yaptırılacağı da ifade edilmişti. İttihatçılar bununla da yetinmeyerek 23 Temmuz 1908’de ilk önce Manastır’da 101 pare top attırdı. Ardından da, kararlaştırıldığı gibi, İttihat ve terakki Cemiyeti’nin merkezinin bulunduğu Selanik’te Meşrutiyet’i ilân etti. İttihat ve Terakki Cemiyeti, 23 Temmuz 1908’de (10 Temmuz 1324) Meşrutiyet’i sadece Rumeli’de ilân edebilmişti. Çünkü o sırada, İstanbul ve Anadolu’da böyle bir şeyi tek başına yapabilecek güce sahip değildi.

Bu durum, İstanbul’da büyük bir endişe içinde izlenmekteydi. Sadrazam Ferit Paşa, Rumeli’deki olayları engelleyememiş ve Padişah II. Abdülhamit, 22 Temmuz 1908’de sadakatine binaen Sait Paşa’yı sadrazamlığa getirmişti. Sait Paşa hükümeti son gelişmeleri değerlendirmek üzere 23 Temmuz 1908 Perşembe günü Saray’da toplanmıştı ve aralıksız 19 saat süren bu toplantı nihayetinde bir neticeye varılamamıştı. Sonunda Padişah’ın Anayasa’nın ilanına taraftar olduğunu bildirmesi üzerine, bir mazbata hazırlanmış ve “Meclis-i Mebusan’ın toplantıya çağırılması” ve “Meclis-i Mebusan’ın toplantıya çağırılmasının gazetelerde resmen ilan edilmesi” hakkında iki ayrı irade ile 23 Temmuz 1908 (10 Temmuz 1324) tarihinde resmen ilan edilmişti. Padişah da; “Kanun-ı Esasi’yi ben tesis etmiştim… Madem ki milletim bu kanunun yine mer’iyetini istiyor, ben dahi verdim” diyerek Meşrutiyet’i kabul etmişti.

Netice olarak, Meşrutiyet’in yeniden ilânıyla birlikte, 24 Temmuz 1908’de, Padişah’ın emriyle, 1876 Kanun-ı Esasi tekrar yürürlüğe konulmuş ve Kanun-ı Esasi’nin yeniden yürürlüğe konulması, ülkede mevcut bulunan güç dengelerinin yeniden şekillenmek üzere bozulduğunu göstermişti. Rumeli Dağları’nda sergiledikleri birkaç ufak gösteri ile birlikte ummadıkları bir başarı elde ederek Yıldız Sarayı’nı isteklerine boyun eğdirmeyi başaran isyancı askerler (ve onların zımnında İttihat ve Terakki Cemiyeti), artık Osmanlı iktidar denkleminin esas aktörlerinden biri haline gelmişti.

Ayaklanmanın bastırılmasından sonra sıkıyönetim ilan edildi ve ayaklanmacıların önderleri divan-ı harpte yargılanarak ölüm cezasına çarptırıldılar. Muhalefet hareketi önemli kayıplara uğradı. Ama en önemli gelişme, Meclis-i Umumi Milli adı altında birlikte toplanan Heyet-i Mebusan ve Heyet-i Ayan’ın 27 Nisan’da II. Abdülhamid’in tahttan indirilmesini, yerine V. Mehmed’in geçirilmesini kararlaştırmasıydı.

Ayrıca II. Abdülhamid’in İstanbul’da kalması da sakıncalı bulunarak Selanik’te oturması uygun görüldü. Divan-ı harp II. Abdülhamid’i yargılamak istediyse de, yeni kurulan Hüseyin Hilmi Paşa hükümeti bunu kabul etmedi.

Abdülhamid, Selanik’ten gelen Hareket ordusuna karşı herhangi bir direniş göstermedi. Kendi hatıratında bunu kardeş kanı dökülmemesi için yaptığını yazar. Oysa Osmanlı Paşaları bu toplama orduyu rahatlıkla geri püskürtebileceklerini padişaha arz etmişlerdi.

HAL EDİLMESİ

Meclis-i Mebusan’dan gelen dört kişilik bir heyet tarafından tahttan indirildiği kendisine bildirilmişti. Heyetin sözcünün adı Emanuel Karasu’ydu. Selanik Mebusu Karasu, özetle Meclis-i Milli’nin Sultan’ın hal’ine karar verdiğini, kendilerinin bunu tebliğle görevlendirildiklerini söyledi: “Millet seni azletti.”

Abdülhamid’in bu sözler sonrası heyet üyelerine tek tek baktıktan sonra şunları söylediği belirtilir:

“Bir Türk padişahına ve İslam halifesine hal’ kararını bildirmek için bir Yahudi, bir Ermeni, bir Arnavut ve bir nankörden başkasını bulamadılar mı?”

Emanuel Karasu (Yahudi), Aram Efendi (Ermeni), Esat Toptani (Arnavut) ve Ahmet Hikmet Paşa (Sultan Abdülhamit’in uzun süre yaverliğini yaptıktan sonra muhalefet saflarına geçen paşa). Bu dört ismin bu sözlere herhangi bir tepki vermediği kaydedilir.

Bazı tarihçiler, Abdülhamid Han’ı aşağılamak için özellikle azınlık unsurlarından oluşan bir heyet seçildiğini belirtirler. Emanuel Karasu’nun Filistin topraklarının yahudilere satılması için rüşvet teklifinde bulunduğunda, Sultan II. Abdülhamid tarafından kovulouğu da bilinmektedir.

İkinci Abdülhamid Han, üç yıl Selanik’teki Alatini Köşkü’nde ev hapsinde tutulduktan sonra, Selanik’in düşmesi sonrasında 1912’de İstanbul’daki Beylerbeyi Sarayı’na getirildi. 10 Şubat 1918’de İstanbul’da vefat etti. Mezarı, büyük babası için Divanyolu’nda yaptırılmış Sultan II. Mahmut Türbesi’nde bulunmaktadır.

Tags: aldulhamid han tahttan en zaman indirildiİttihat ve Terakkiosmanlının 34.padişahıosmanlının durulmasıtarihi olaylartarihte bugüntarihte bugün olan olaylan
Previous Post

Şehadetinin 6.yıldönümünde Rahmetle Anıyoruz

Next Post

Pandeminin rengi yeşil, Plandeminin rengi ise kırmızı !

Muvaffakiyet

Muvaffakiyet

Next Post
Pandeminin rengi yeşil, Plandeminin rengi ise kırmızı !

Pandeminin rengi yeşil, Plandeminin rengi ise kırmızı !

Bir yanıt yazın Yanıtı iptal et

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Namaz Vakitleri

  • Trending
  • Comments
  • Latest
Fatih Erbakan ve Haber Global Adı Altında Hazırlanan Tuzak!

Fatih Erbakan ve Haber Global Adı Altında Hazırlanan Tuzak!

19 Aralık 2023
El Mer’u Meamen Ehabbe

El Mer’u Meamen Ehabbe

19 Şubat 2021
Devlet-i Aliyye Ocakları nedir ve kimindir?

Devlet-i Aliyye Ocakları nedir ve kimindir?

24 Mart 2021
Ülker neden boykot listesine eklendi?

Ülker neden boykot listesine eklendi?

29 Haziran 2024
Fatih Erbakan ve Haber Global Adı Altında Hazırlanan Tuzak!

Fatih Erbakan ve Haber Global Adı Altında Hazırlanan Tuzak!

12
Rize’ye Giden 2 Uçak’ta Facianın Eşiğinden Döndü!

Rize’ye Giden 2 Uçak’ta Facianın Eşiğinden Döndü!

9
Kalkandere ilçesi’ne 20 yıl üstüne Karayolları ile medeniyet gelmesi bekleniyor

Kalkandere ilçesi’ne 20 yıl üstüne Karayolları ile medeniyet gelmesi bekleniyor

9
ÇAYKUR PAKETLEME FABRİKASINDA 100 TEKNİSYEN MAĞDUR EDİLDİ !

ÇAYKUR PAKETLEME FABRİKASINDA 100 TEKNİSYEN MAĞDUR EDİLDİ !

7
Terörün Çıban Başı İsrail, Son 20 günde Filistinde 1350 kişiyi Katletti

Terörün Çıban Başı İsrail, Son 20 günde Filistinde 1350 kişiyi Katletti

7 Nisan 2025
İslam ülkelerinde bayram sürerken 2.Günde’de Filistinde katliam devam ediyor !

İslam ülkelerinde bayram sürerken 2.Günde’de Filistinde katliam devam ediyor !

31 Mart 2025
Terörist İsrail Tarafından Bayramın İlk Günü Gazze’de Yine çocuklar katledildi

Terörist İsrail Tarafından Bayramın İlk Günü Gazze’de Yine çocuklar katledildi

31 Mart 2025
İsrail Terör Ordusu Anlaşmayı Bozdu Yeniden Katliam Yaptı !

İsrail Terör Ordusu Anlaşmayı Bozdu Yeniden Katliam Yaptı !

18 Mart 2025

Döviz Kurları

Altın Fiyatları

Recent News

Terörün Çıban Başı İsrail, Son 20 günde Filistinde 1350 kişiyi Katletti

Terörün Çıban Başı İsrail, Son 20 günde Filistinde 1350 kişiyi Katletti

1 ay ago
İslam ülkelerinde bayram sürerken 2.Günde’de Filistinde katliam devam ediyor !

İslam ülkelerinde bayram sürerken 2.Günde’de Filistinde katliam devam ediyor !

1 ay ago
Terörist İsrail Tarafından Bayramın İlk Günü Gazze’de Yine çocuklar katledildi

Terörist İsrail Tarafından Bayramın İlk Günü Gazze’de Yine çocuklar katledildi

1 ay ago
İsrail Terör Ordusu Anlaşmayı Bozdu Yeniden Katliam Yaptı !

İsrail Terör Ordusu Anlaşmayı Bozdu Yeniden Katliam Yaptı !

2 ay ago

Doğrudan yana haber yapmaya aşık bir medya

Sponsorluk

DMCA.com Protection Status toplist site ekle

Son Başlıklar

Terörün Çıban Başı İsrail, Son 20 günde Filistinde 1350 kişiyi Katletti

Terörün Çıban Başı İsrail, Son 20 günde Filistinde 1350 kişiyi Katletti

7 Nisan 2025
İslam ülkelerinde bayram sürerken 2.Günde’de Filistinde katliam devam ediyor !

İslam ülkelerinde bayram sürerken 2.Günde’de Filistinde katliam devam ediyor !

31 Mart 2025
  • Ana Sayfa
  • iletişim
  • Gizlilik
  • İlan Ver
  • Rize Epilasyon
  • Hakkında
  • Website Seo Analiz
  • Video Downloader

© 2019 Muvaffakiyet Medya Ajansı

No Result
View All Result
  • Panel Girişi
  • Nöbetçi Eczaneler
  • Gizlilik
  • Hakkında
  • Gündem
  • Eğitim ve Öğretim
  • Bilim & teknoloji
  • Faydalı Bilgiler
  • Uygulamalar
    • TualGet
    • aab Free Generator
    • Save Music
  • Maç Sonuçları

© 2019 Muvaffakiyet Medya Ajansı

Welcome Back!

Login to your account below

Forgotten Password?

Retrieve your password

Please enter your username or email address to reset your password.

Log In