Erbakan’dan ‘enflasyon’ yorumu: Erken seçimden başka çıkışı yolu görünmüyor
Yeniden Refah Partisi Genel Başkanı Fatih Erbakan bugün açıklanan enflasyon rakamlarına ve yeni yılla birlikte başlayan zam yağmuruna ilişkin, “Bütün bu acı gerçekler karşısında iktidara buradan söylenebilecek olan daha fazla milleti oyalamamaları, daha fazla milleti perişan etmemeleri, sıkıp limon gibi suyunu çıkarmaya artık sona erdirmeleri ve bir an evvel seçim sandığını milletin önüne getirip koymalarıdır. Bundan başka Türkiye için bir çıkış yolu şu an için görülmemektedir.” açıklamasında bulundu.
Türkiye Değişim Partisi Genel Başkanı Mustafa Sarıgül ve beraberinde Genel Başkan Yardımcılarından oluşan heyet, Yeniden Refah Partisi Genel Başkanı Dr. Fatih Erbakan’ı parti genel merkezinde makamında ziyaret etti.
İki lider yaklaşık 45 dakika süren görüşmeden sonra basın mensuplarının karşısına geçti.
Mustafa Sarıgül: Açıklanan enflasyon rakamları gerçeği yansıtmamaktadır
Türk siyasetine damga vurmuş merhum Başbakan Prof. Dr. Necmettin Erbakan’ı anarak sözlerine başlayan TDP Genel Başkanı Mustafa Sarıgül, sıcak bir ortamda gerçekleşen görüşmeye ilişkin şunları söyledi:
“Türkiye’de demokrasinin kurum ve kurallarıyla oturması için öncelikle seçim sisteminin değişmesi lazım. Seçim sistemi değişerek ileri demokratik medeni ülkelerdeki baraj oranları neyse ülkemizdeki baraj oranlarının da aynı olması lazım. Yurttaşlarımızın verdiği her bir oy kıymetlidir. Bu oyların sayılmaması gerçekten demokrasi ayıbıdır. İnşallah siyasi partiler olarak görüşmelerimize devam edeceğiz. Sivil bir anayasa yapmayı Allah bizlere kısmet etsin.İleri demokratik medeni ülkeler seviyesinden baktığımız zaman Türkiye’de tam demokratik bir anayasa yapılmaması, sivil bir anayasa yapılmaması, ortak bir mutabakatla anayasa yapılmaması gerçekten son derece ciddi bir problemdir. Bu vesileyle Siyasi Partiler Kanunu’nun değişmesi, seçim sisteminin değişmesi TDP olarak bizim ana görüşlerimizdir. Arzu ettiğimiz en önemli model tarafsız Cumhurbaşkanı, güçlü meclis ve bağımsız yargı. TDP olarak cumhurbaşkanının tarafsız olmasını istiyoruz. Güçlü bir meclis ve bağımsız bir yargı olmasını arzu ediyoruz. Dışarıdan bakan atanması fikrini doğru bulmuyoruz. Bugün açıklanan enflasyon oranlarının gerçeği yansıtmadığını bakkal, kasap ve manavlarımız bize söylemekte. Asgari ücret artırılmıştır ama daha uygulamaya geçmeden asgari ücret mutfakların ve pazarların son derece gerisinde kalmıştır. TDP olarak 4 ayda bir asgari ücret mutlaka güncellenmelidir.”
‘Seçim sisteminin değişikliği konusunda mutabık kaldık’
Yeniden Refah Partisi Genel Başkanı Fatih Erbakan, Mustafa Sarıgül’ün ziyaretinden duyduğu memnuniyeti dile getirerek iki partinin seçim sistemi değişikliği konusunda pek çok noktada mutabık kaldıklarını belirtti.
Erbakan şunları söyledi:
“Sistemle ilgili olan konularda yaptığımız görüşmede Yeniden Refah Partisi ve Türkiye Değişim Partisi olarak istenen değişimlerde hemen hemen tamamında mutabık olduğumuzu görmüş olduk. Bir bağımsız cumhurbaşkanının olması, partili bir cumhurbaşkanının olmaması, Meclisin güçlendirilmesi, kuvvetler ayrılığının tesis edilmesi, bakanların meclisten belirlenmesi, kabinede meclis dışından atama olmaması konularında mutabık kaldık. İnşallah böyle daha sağlıklı ve daha adil bir sisteme geçiş mümkün olur. Bunda da partilerimizin gayreti, çabası inşallah etkili olur. “
Fatih Erbakan: İktidar için erken seçimden başka çıkar yol görünmüyor
Bugün açıklanan enflasyon rakamlarına da değinen Erbakan, gidişatın milletimizin için iç açıcı olmadığı ve iktidar için erken seçimden başka çıkar yol olmadığını belirterek, “Biz daha önce de mevcut hükümetin yıllardan beri üç tane gelir kalemi olduğunu ifade ediyoruz. Bir tanesi borçlanma, ikinci devlet mallarının satılıp yok edilmesi, üçüncüsü de vatandaşa zamla, vergiyle yük yüklenerek vatandaşın limon gibi sıkılıp suyunun çıkarılması. Özellikle son bir haftada, yeni yılda üçüncü gelir kaleminde iktidarın yine çok önemli, ciddi adımlar attıklarını görüyoruz. Ne kadar haklı olduğumuz yılbaşı itibariyle yaşanan zam yağmuruyla ortaya çıkmış oldu. Bir defa şu ince detaya dikkat çekmek isterim. Kur 18 liradayken benzinin litresi 11,6 TL, kur 12-13 lira civarına geldiğinde benzinin litresinin 12,9 olması hükümetin özel sektöre, herkese yaptığı indirim çağrısına önce kendisinin uymadığını göstermektedir.TÜİK’in bugün açıkladığı enflasyon rakamları yıllık 36,08 ile 19 yılın rekoru kırılmış oldu. Aralık ayının enflasyon rakamı da yüzde 13,58 noktasında geldi. Tek haneli enflasyon denirken aylık enflasyonun dahi çift haneli rakamlara geldiğini açık bir şekilde görüyoruz. Öte taraftan ENAG’ın bağımsız bilim adamlarının ortaya koyduğu enflasyon daha da fecaat. Aylık yüzde 19,35 Yıllık da yüzde 82,8. Allah vermesin Arjantin gibi Venezuela gibi 3 haneli yıllık enflasyon rakamlarına doğru hızlı bir şekilde gitmeye devam ediyoruz. Yaklaşık yıllık yüzde 83’lük bir enflasyona geldi. Bu gidişat gerçekten de gidiş değildir. Bu veriler dikkate alındığında asgari ücret artışı yok oldu. Asgari ücretlinin eline geçmeden yok oldu. Emekli ve memura yapılacak zammın da enflasyonun aylık yüzde 20’e geldiği bir durumda, matematiksel olarak da bir artış sayılmayacağını varsayabiliriz. 4 kişilik bir ailenin açlık sınırının 5 bin liraya yaklaştığı yoksulluk sınırının da 15 bin liraya yaklaştığı bir ülkede ülkenin yüzde 50’sinin açlığa yüzde 90’a yakın kesimin de yoksulluğa mahkum edilmesi demektir. İktidarın 19 yılda halkı ne kadar fakirleştirdiğini, 2003 yılındaki alım gücüyle bugünkü alım gücünü 100 lirayı baz alıp karşılaştırırsak 2003 yılında 100 lira ile 87 kg ekmek alınırken bugün 11 kg ekmek alınabiliyor. 71 litre süt alınırken bugün 14 litre süt alınabiliyor. 1000 adet yumurta alınırken bugün 66 adet yumurta alınabiliyor. 9,5 kg Dana eti alınabilirken bugün 1,5 kg dana eti alınabiliyor. 2003 yılında 34 litre ayçiçeği yağı alınabiliyorken bugün sadece 4,4 litre alınabiliyor. 57 litre benzin alınabilirken bugün 100 lira ile sadece 11,5 litre alınabiliyor. Bütün bu acı gerçekler karşısında iktidara buradan söylenebilecek olan daha fazla milleti oyalamamaları, daha fazla milleti perişan etmemeleri, sıkıp limon gibi suyunu çıkarmaya artık sona erdirmeleri ve bir an evvel seçim sandığını milletin önüne getirip koymalarıdır. Bundan başka Türkiye için bir çıkış yolu şu an için görülmemektedir. Seçim sisteminin adil olması ve temsilde adaleti sağlayacak şekilde düzenlenmesi son derece önemlidir. ” ifadelerini kullandı.